Linkedin sosyal ağının adını hepimiz en az bir kez duymuşuzdur. Linkedin iş bağlantılarınızı güçlendirebileceğiniz bir sosyal medya ağıdır. Zaten buraya kadar hepimiz biliyoruz peki ama Linkedin’i bizim için daha yararlı nasıl kullanabiliriz? Uygulayabileceklerimize tek tek bakalım.
Linkedin hesabınızı oluşturduktan sonra, kendinize bir profil fotoğrafı seçmelisiniz. Bu kısımda dikkatli olmak da fayda var buraya Instagram hesabınızda paylaştığınız tarzda fotoğraflar koymamanızı tavsiye ederim. Bir profesyonel ağ sitesinde olduğumuzu unutmamak gerek, pek çok insan burada vesikalık fotoğraflarını kullanıyor. Siz de vesikalık fotoğrafınızı ya da hafif bir tebessümle çekilmiş olduğunuz net bir fotoğrafınızı kullanabilirsiniz. Bu aşamayı atlamamanızı öneririm çünkü Linkedin algoritması profil fotoğrafı olan profilleri aramalarda daha üst sıralarda çıkarıyor. Ayrıca size iş teklif edecek olası birinin ya da network oluşturmak isteyen birinin resimli profillere daha sıcak gözle bakması sizce de çok doğal değil mi? Ek olarak bir arka plan resminizin olması da profilinize uğrayanlar için daha cazip olacaktır. İlgilendiğiniz alanlarla ilgili bir resim koymak mantıklı bir adım.
İnsanların isminizden sonra gördüğü ilk kısım ise başlık alanıdır. Buraya akılda kalıcı ya da birinin sizin hakkınızda ilk öğrenmesini istediğiniz şeyi yazmalısınız. Genelde insanlar buraya mesleklerini, okuyorlarsa okudukları okulu ve bölümlerini yazıyor.
Bir ağ kurma sitesinde olduğumuzu biliyoruz. O yüzden iletişim bilgilerinizi eklemeyi unutmayın, yoksa yeni insanlar size nereden ulaşacaklar?
Şu anda ne iş yaptığınızı, okuyorsanız okulunuzu ve nelerle ilgilendiğinizi anlatabileceğiniz bir özet alanı mevcut sizin hakkınızda bilgi toplamak isteyenler için burayı da kullanmalısınız.
Geçmiş veya şu anda bulunduğunuz okul bilgilerinizi ekleyebilirsiniz. Sizinle aynı okuldaki veya aynı okullarda bulunduğunuz potansiyel bağlantılarınızın ilgisini çekeceksiniz. Ayrıca Linkedin’de yeni bağlantılar kurmak isteyen kişilerle okullarınızın aynı olması onların sayfasında daha önde gözükmenizi sağlayacaktır.
Varsa iş tecrübelerinizi veya içinde bulunduğunuz gönüllü aktiviteleri de altta bulunan uygun alanlardan doldurmalısınız.
İşinizle alakalı gruplara katılabilirsiniz, buradan tanışacağınız insanlar potansiyel iş arkadaşlarınız olabilir. Gruplardan yalnızca bağlantı kazanmakla kalmayıp mesleğinizle ilgili yeni gelişmelerden de haberdar olursunuz.
Ayrıca pek çok kullanıcının unuttuğu ya da önemsemediği bir husus daha var ki o da içerik üretmek. Olabildiğince fazla içerik üretmeye çalışın. Bu sayede potansiyel bir işveren sizin hesabınızı kontrol ettiğinde firmasının da ilgilendiği bir konuyla ilgili gönderi görürse, size rakiplerinize oranla daha sıcak bakacaktır. Paylaştığınız içerikler mesleğiniz/bölümünüzle ilgili kısa bilgiler de olabilir uzun yazılar da ama profilinizle yeni karşılaşan birinin, karşımdaki kişi gerçekten de uğraşıyor demesi hoşumuza gidecektir.
Aktif olmak için mevcut bağlantılarınızın paylaştığı gönderilere yorumlarda bulunabilir veya beğeni butonuna basabilirsiniz. Bu sayede henüz bağlantı kurmadığınız kişiler ortak bağlantınız sayesinde isminizi görür ve ilgilerini çeken bir gönderinin altındaysanız sizinle bağlantı kurmaya karar verebilirler.
Çeşitli alanlardan aldığınız sertifikalarınızı buraya eklemek sizin işinizi önemsediğinizi ve bu alanda çalıştığınızı gösteren birer işaret olacaktır. Yetenekleriniz ve bulunduğunuz projeler hızlı karar verme anlarında dikkat çekici duracaktır.
Son olarak Linkedin’de online etkinlikler başlığı altında katılabileceğiniz eğitimler ve konferanslar da mevcut. Buradan mesleğinizle ilgili ya da öğrenmek istediğiniz konularla ilgili toplantılara katılıp sizinle aynı uğraşta olan insanlarla tanışıp, yeni bilgiler öğrenebilirsiniz. Bu alanı sık sık kontrol etmekte fayda var.
Şimdi kendimizi bir işveren gibi düşünecek olursak göz dolduran bir profilin daha çok ilgimizi çekeceği kesin. Yukarda saydıklarımıza uyarak siz de daha dikkat çekici bir profile sahip olabilirsiniz.